25 Ağustos 2010

Alex tartışması bu maçla başlamıştır

Nihayet tüm futbol ulemasının dört gözle beklediği çift forvetli 11'i Kocaman bu maçta denemeye almıştı. Avni Aker deplasmanı nedeniyle doğruluğu tartışılacak ama Stoch gibi etkili ve süratli bir kanatın çok güçlü gözükmeyen Özer'e tercih edilmesi daha da çok tartışılacak...Özer'in maçı 3 farklı yerde oynayarak tamamlaması Kocaman'ın jokeri olacağını da bize gösterdi bu akşam.



Aykut Kocaman'ın Fenerbahçe macerası şanssız şekilde başladı ve öyle de devam ediyor. Kadroyu bir türlü oturtamadı. Hâlâ oyuncular gelip gidiyor Fenerbahçe'ye. Bunun yanında her maç, gerek sakatlardan gerekse de cezalılardan bir türlü ideal 11'ini sahaya süremiyor. Sürdüğü kadro ise ya sakatlıktan ya da kırmızı karttan oyun dışı kalıp planlarını bozuyor. Bu sebeple Aykut hoca maç içinde devamlı kurgularıyla ve oyuncu değişiklikleri ile uğraşıyor.


Anfield Road'da Liverpool'a kafa tutan Trabzon'un Avni Aker'de Fenerbahçe'yi hırpalayacağını düşünen Kocaman orta alan'ı biraz daha kalabalık ve mücadeleci sayılabilecek kadro ile saha sürdü. Ama peşpeşe gelen talihsiz gollerden sonra ve Semih'in sakatlanmasıyla oyuna dahil olan Stoch'un oyuna hemen ağırlığını koyması Fenerbahçe'yi devamlı oyunda tuttu ilk yarı boyunca. Fakat ikinci yarıda bir türlü beklenen Alex değişikliği gelmedi. Ancak bugüne kadar Alex'siz 11 kuranların da Alex'siz de neden bu kadar çok arka alanda boşluk bırakıldığını sorgulaması gerektiğini de hatırlatırım... Alex yoktu oyunda ama arkaya atılan her topun Mert ile karşı karşıya kalındığına dikkat çekmek gerekir. Özellikle Mehmet'in de çıkmasıyla orta alan tamamen boşalmaya başladı. Orta alanda bir baskı bir mücadele göremedik Kanarya'da. Demek ki, bu sorunu temel de Alex sorununa indirgememek gerekiyormuş. Hangimiz Alex girse de bir tane sıkıştırsa diye dua etmedik ki... Bu takımda Alex varsa Alex oynamalıdır. Hele hele mağlupsan... Stoch'tan sonra 6 yabancıya takılan Alex oyuna girmek için Christian daha önce tercih edilmeliydi. Christian'lı Fenerbahçe hücumda da, defansta da 1 kiş eksik oynamaya devam ediyor. Kocaman'la anlaşlamadığımız en temel konu Christian... Christian'ın maçın adamı olacağı hiçbir gün görmeyeceğiz Fener'de...


Trabzon'un maçta Fenerbahçe'ye karşı bir adım önde olduğu konu orta alanda daha çok topa basan adama sahip olmasıydı. Fenerbahçe maça hep ortak oldu ama bir türlü rakibini indirecek bir görüntü veremedi. Sanki 1 gol bulsa da Fenerbahçe, Trabzon yine de maçı kazanacakmış gibi bir görüntüsü vardı.



Ancak yine de Fenerbahçe adına enseyi karartmamak gerektiğini de görmüş olduk. Fenerbahçe'nin yukarıda saydığımız nedenlerle geriden geldiği sezonda devamlı üstüne koymaya çalıştığına şahit oluyoruz. Yoksa sezonun en hazır ve diri ekiplerinden Trabzon'a sahasında bu kafayı tutmak kolay değil. 2 farkı kalesinde görmesine rağmen hiç havlu atmadı... Sonuçta birçok Fenerbahçeli'ye göre Avni Aker'de Trabzonspor zaten favoriydi. Yine de iyi mücadele ettiklerini düşünüyorum. Gerçi sadece rakiple değil, nemli hava ve zeminle de mücadele etmek durumunda kaldılar. Sahi kaç milyon dolardı bu Lig'in değeri ? Birkaç milyon doları kulüpler almasalarda bari zeminlerini adam etseler keşke...Trabzonspor'a göre daha teknik ve top tutan oyunculara sahip olan Fenerbahçe bu patates tarlası zeminde topu istediği gibi kullanmakta çok zorluk çekti. Glowacki ise büyük ihtimalle zemin nedeniyle sakatlandı.




Sonuç olarak futbol adına tempolu, bol pozisyonlu ve keyifli bir gece oldu. Genç eldiven Mert şanssız ama penaltıda becerikliydi. Bu kadar ön plana çıkarılan Onur'un 2 gol yediği yerde ilk resmi 11 çıktığı maçta -1'i kendi kalesine atılan- 3 gol yemesi gayet anlaşılırdı...

Trabzonspor ve Şenol Güneş'i ise tebrik etmek gerek. Çok arzulu ve mücadeleci bir takım olmuşlar ve devamlı ayağa oynuyorlar...Perşembe gecesi umarım tarihe geçen bir skor'a imza atıp Avrupa Ligi'ne geçiş yaparlar...


Fenerbahçe'nin bu yenilgisi Perşembe'yi daha anlamlı kıldı. Bu mağlubiyet Perşembe gecesi Fenerbahçe'yi Avrupa'nın içerisinde tutacak dersleri de hırsları da içermektedir. Her şer'de bir hayır varmış...

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ
23.08.2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Herkes'in fikri, yorumu değerlidir. Çekinmeyin görüşünüzü paylaşın. Küfretmenin ise ne yeri ne de zamanıdır :)